Geçenlerde, Kimlik Gazetesi sahibi ve yazarı Mehmet Fiskeci ile Aşağı Andırın diye bilinen Yeşilova mahallesine giderken, yolda önümüze çıkan davar sürüsüne ve kadın çobanlara rastladık.

 

 

Yaşları 50’nin üzerinde olduğu belli. Yüzlerinde bunun izlerini görmek mümkün. Saçlar ağarmış, kırçıllı… Birinin adı Ümmü, diğerininki Nuriye…

 

 

Başkonuş yakınlarında, hemen ilerideki Çuhadarlı köyünde olduklarını öğreniyoruz. 10 yıldır da çobanlık yapıyorlar. Önlerinde, yaklaşık 250 kadar davar sürüsü.

 

Ellerinde değnekleriyle yürürken, bize de yol açtılar, selam verdiler. Yüzlerindeki çilenin izleri yaşlarını gizlemezken, “Neden siz, kocalarınız nerede, siz niye buradasınız?” diye sorduğumuzda, bize verdikleri cevap şu oldu; “Keşke yapmaz olaydık. Herifler köyde kahvede, biz dağlarda davar güdüyoruz. İsteyerek mi yapıyoruz zannettiniz?”

 

 

Söylenecek söz yoktu ki cevap da veremedik. Yorgun ve bezgin yüzlü ama saf Anadolu kadınlarına kolay gelsin diyerek yolumuza devam ettik.