Adnan Oktar organize suç örgütüne yönelik soruşturma sonucunda haklarında dava açılan ve örgütün elebaşı Adnan Oktar'ın da aralarında bulunduğu 167'si tutuklu 226 sanığın yargılandığı davada, tutuklu sanık Bora Yıldız savunmasını tamamladı.

İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi karşısında bulunan salondaki duruşmada savunma yapan Yıldız, FETÖ iddialarını reddederek, FETÖ'nün çocukları çıkartıp şarkı söylettiğini, Adnan Oktar'ın gençleri dans ettirmesini dert ettiklerini söyledi.

Mahkeme Başkanı Galip Mehmet Perk, "Televizyonda kızları çıplak oynatma durumunuz var." demesi üzerine sanık Yıldız, "Çıplak değil, dekolteli. Çıplaklığı kabul etmiyorum. İslam'ı yobaz olarak gösteriyorlar. Dünyanın güzelliğini göstermekti amacımız. Erkeklerde çok yakışıklı. Bir arkadaşım 5 kere Türkiye'nin en yakışıklı erkeği seçildi. Zamanında bu arkadaşlarımızı PKK tehdit ediyordu. Bu arkadaşlarımızın İslam'la tanışmaları o eğlenceli yerle oluyor. Öyle dikkatlerini çekiyor." dedi.

Sanık Yıldız, bir soruyu yanıtlarken "15 Temmuz darbe girişimi başarılı olsaydı, siz buradaki arkadaşları kabirlerinde ziyaret ederdiniz. Hocamız FETÖ'yü eleştirdiği için çok ciddi kumpaslara uğramış. Saat 23.50'den itibaren Adnan Oktar'ın darbeye karşı açıklamaları var. Adnan Oktar'ın bu açıklamayı yaptığı yer Kuleli Askeri Lisesi'nin orası. Silahların patladığı yerden birisi." ifadelerini kullandı.

Mahkeme Başkanı Perk'in, iddianamede herkül.org sitesinin telefon programı olarak dijital materyallerde bulunmasını hatırlatarak, "Dün savunmanızda Yasin Yalçınkaya ile ilgili MİT tırlarındaki kişi olmadığını iddia etmiştiniz. Gelen yazılarda TC kimlik numaralarının MİT tırlarındaki Yasin Yalçınkaya olduğu, adli işlem gördüğü, FETÖ davası açıldığı, bu şahsın o şahıs olduğuna dair rapor var." sözleri üzerine sanık Yıldız, "O, Yasin Yalçınkaya bilgisayar mühendisi olan arkadaş, bir holdingde mühendis olarak çalışıyor. Kasıtlı konulmuş bu bilgiler. Gerekirse bu kişiyi tanık olarak çağırırız. Bu kişi iş başvurusunda bulunmuş, CV'sinin yanında bunları ek olarak gönderiyor. Halen MİT tırlarındaki şahsın bu şahıs olmadığını iddia ediyorum." diye konuştu.


Cezaevinde PKK'lıların yanında kalmasının kendisini kahrettiğini, namaz kılarken PKK'lıların slogan attıklarını anlatan sanık Yıldız, "Fetullah Gülen, Amerika'dan çıkmış konuşuyor. Babayiğitse gelsin burada konuşsun. Adnan Bey’in bu konuyla ilgili konuşmaları var 2012’de. Adnan Oktar, 'Evet arkadaşlar, bir operasyona hazır oldun.' dedi. 2008'de de bize soruşturma açıldı, 2012'de de açıldı. Yargıtay'dan karar çıkmadan üç gün önce Yargıtay'ın bizim dosyamızı bozduğu haberlerde çıkıyor. Bu şekilde haberler halen yapılıyor." şeklinde savunma yaptı.

Başkan Perk, bunun üzerine "Sen 'Bizim aleyhimizde haberler yapıyorsunuz.' diyorsunuz, bizim hakkımızda da yapılıyor." dedi.

Müşteki Adil Serdar Saçan ile ilgili olarak sanık Yıldız, "Adil Serdar Saçan çıktı, 'Acayip deliller var, kesin mahkumiyet alacaklar.' dedi. Adil Serdar Saçan bize operasyon yapan biri. Bu adam benim canım gibi sevdiğim arkadaşlarıma işkence yapan adam. Hüküm giydi, bu adam. Ama televizyona çıkıyor, 'Devlet bu işi bitirecek.' diyor. Karanlık bir adam, polislikten atılmış." şeklinde konuştu.

"BİRÇOK FAYDALI YAYIN YAPILIYOR BİZİM KANALIMIZDA"

Mahkeme Başkanı Perk'in "A9 kanalında ne öğreniyorsunuz diye sorulsa siz ne cevap verirsiniz?" sorusunu Yıldız, "İmanın hakikatleri, Kur'an mucizeleri, Peygamberimizin güzel ahlakı, komünizm tehlikesi gibi birçok faydalı yayın yapılıyor bizim kanalımızda." diye cevaplandırdı.

Başkan Perk'in iddianamede, müştekilerden Z.C.Y'nin örgüt elebaşı Adnan Oktar'ı arayarak "Aşkım çalıştığım yerde bir kız var, çok çok güzel ama daha lise 2 öğrencisi. Böyle bayağı da açık saçık giyiniyor, çok rahat davranıyor, kız kıza birbirlerinin üstüne falan da atlıyorlar. Ne yapsak acaba tanıştırsak mı birileriyle?" dediğini, Oktar'ın ise "Bir kardeş gönderelim, Bora halleder herhalde." karşılık verdiğine ilişkin diyalog yer aldığını belirterek, sanık Yıldız'a bu konuda bilgisi olup olmadığını sordu.

Sanık Yıldız, Z.C.Y'nin dosyanın müştekilerinden biri olduğunu, bu kişinin kendilerine karşı komplo kuran çete tarafından yönlendirildiğini öne sürerek, "Bu kız o zayıf aklıyla bize tuzak kurmuş. Cebine ses kaydı cihazı sokmuş. Tuzak kuranın kendisidir hatta. Bu sohbette ne amaçla adımın geçtiğimi bilmiyorum. Ben böyle bir kızla tanışmadım, görüşmedim." diye cevap verdi.

İddianamedeki turnike iddialarına ilişkin Yıldız, "Milli sporcu, vücut geliştirici birisi zaten. Bu hanımla biz tanışıyoruz. Benim evime geldiğini söylüyor. İlişkimiz yok onunla. Bütün ev arkadaşlarını toplayıp defalarca evime geldi. Yemek yedik. Bu yemek olayı da iddianamede turnike olarak değerlendiriliyor." dedi.

Mahkeme Başkanı Perk'in "Bir müşteki ifadesinde kendisini Kandilli'deki 'Dragos' olarak adlandırılan villaya götürdüğünüzü, bu villanın girişinde cep telefonunun alındığını beyan etmiş. Sonra size telefonunun neden alındığını sormuş. Siz, güvenlik gerekçesiyle olduğunu söylemişsiniz? Bu villaya girilirken telefon sokulmaz mı?" sorusunu yanıtlarken Yıldız, böyle bir uygulamadan bilgisi olmadığını, bahsi geçen villada A9 kanalının canlı yayınlarının da yapıldığını, cep telefonlarının çalmasının kameralarda parazite neden olduğunu iddia etti.

"KADIN SANIKLARDAN ADNAN OKTAR'A ÖPÜCÜK"

Duruşmaya 10 dakikalık ara verildiği sırada, jandarma tarafından götürülen sanık Adnan Oktar, kendisine el sallayan diğer sanıklara "Maşallah." dedi. Sanıklar da Oktar'a "Maşallah hocama" deyip alkışlayarak karşılık verdi. Bazı kadın sanıkların ise Adnan Oktar'a öpücük gönderdikleri görüldü.

Ara sonrası yeniden başlayan duruşmada Cumhuriyet Savcısı, davanın salı günü görülen ilk celsesinde, sanık Adnan Oktar savunma yaptığı sırada, açısı itibarıyla sanık avukatlarının bulunduğu bölümden çekildiği değerlendirilen bir fotoğraf karesinin sosyal paylaşım platformu Twitter'da yayımlandığının tespit edildiğini belirterek, ilgili kişi hakkında suç duyurusunda bulunulmasını istedi.

Talebi değerlendiren mahkeme heyeti, ilgili kişi hakkında Silivri Cumhuriyet Başsavcılığına "duruşmanın gizliliğini ihlal" ve "duruşmalardaki görüntü ve seslerin izinsiz olarak kayda alınması" eylemlerine ilişkin gereğinin takdir ve ifası için bildirimde bulunulmasına hükmetti.

Heyet, aynı zamanda duruşma salonunda bulunanları bu hususa dikkat etmeleri, kendilerini soruşturma ve kovuşturmaya uğratacak eylemlerde bulunmamaları yönünde uyardı.

DURUŞMA 23 EYLÜL'DE DEVAM EDECEK

Savunmasına devam eden Yıldız, hakkında aleyhine ifade veren kadınların kendisine iftira attığını, bunların hayatın olağan akışına aykırı olduğunu savundu. Yıldız'ın bu ifadeleri okuduğu sırada Mahkeme Başkanı "Sizinle tanışan kızlar, sonrasında hep Adnan Oktar ile mi tanışmak istiyor?" diye sordu.

Yıldız, bu kızlardan birinin kıskanç olduğunu, kendisine "Orada kediciklerle aranda bir şey oluyor mu?" diye sorduğunu, bu nedenle götürdüğünü öne sürdü.

Yıldız, savunmasının ikindi namazından sonrasına da sarkabileceğini, bütün arkadaşlarının namaz kıldığını, cezaevine geri götürülmelerinin uzun sürdüğünü, bu nedenle bugün ara verilerek duruşmaya pazartesi günü devam edilmesini talep etti.

Mahkeme Başkanı Perk, namaz kılmak isteyenlere kolaylık sağlanması için jandarma personeline talimat verirken, sanığa da savunmasını bugün bitirmesini söyledi. Sanık Yıldız Mahkeme Başkanı'na "Allah razı olsun." dedi.

Müşteki Semin Babuna'nın avukatı söz alarak, "Benim müvekkilim ve rahmetli eşi çocuklarına gayrimenkuller vermişti. Bu çocuklar örgüte girdikten sonra üzerine kalan mal varlıkları satıldı ve parası örgüte aktarıldı. İfadenizde sürekli infaktan bahsettiniz. Ben, infak deyince bir fakire yardım etmeyi anlıyorum. Bir gruba yardım diye anlamıyorum. Şu anda bu çocukların üzerilerinde hiçbir mal varlığı yok. İnfak nedir?" diye sordu.

Sanık Yıldız, bu soruya, "Ben kendisini ilmihal okumaya davet ediyorum. Bunlar çocuk değil. Ben de isteğim gibi malımı harcarım Allah yolunda." cevabı verdi.

Duruşma, 23 Eylül Pazartesi günü sanık savunmalarının alınmasıyla devam edecek.