Galatasaray'da görevden ayrılan Fatih Terim, The Athletic'ten Nick Miller'a özel bir röportaj verdi. Galatasaray'dan ayrılması, geleceği hakkında konuşan Fatih Terim röportaja "Allah, bir futbol adamı olarak bana tüm başarıları yaşama şansı verdi." sözleriyle başladı. İşte Fatih Terim'in o röportajı...

THE ATHLETIC'İN YORUMU

The Athletic'in Fatih Terim yorumu; "Fatih Terim, Türk futboludur. İngiltere'de Fatih Terim'e eşdeğer birini bulmak çok zor, çünkü yok. Son 30 yılda Türkiye'deki futbolu en iyi anlatan isim. Üç kez Türk Milli Takımı'nı çalıştırdı. EURO96'ya ülkesini götürdü, EURO2008'de yarı finali var. Ülkenin en büyük ve en başarılı kulübü olan Galatasaray'ı dört kez çalıştırdı. 8 lig şampiyonluğu (bu bir rekor), 3 kez Türkiye Kupası'nı kazandı. 2000'de Arsenal'i yenerek UEFA Kupası'nı aldılar ve bunu başaran tek Türk menajer olmaya devam ediyor. 30 yılda Türkiye'de oyun üzerine eğildi ve birçok şey yaptı. Lakabı İmparator. 1997-2000 yılları arasında dört lig şampiyonluğu yaşadı ve sonrasında bu lakap, Galatasaray taraftarı tarafından ona verildi."

FATİH TERİM'İN CEVABI!

The Athletic ekibi, İstanbul trafiğini hafife aldıklarını belirterek, röportaja geç kaldıklarına röportajda yer verdi ve Fatih Terim'e bir özür mesajı gönderdiklerini söylediler. Terim'in ise "Şoföre Terim'in evine gittiğini söyle. O zaman, zamanında burada olacaksın." yanıtı verdiği belirtildi.

AYRILIK İTİRAFI

Ayrılıkla ilgili konuşan Fatih Terim "Bu sezonun başında Galatasaray'da bir devrim olması gerektiğine karar verdim. "Kolay olmayacak" dedim. Ayrılık kararı beklediğim bir şey değildi. Şimdi zihinsel olarak rahatlamak için biraz zamana ihtiyacım var." ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE'DE BAŞKA TAKIM OLMAZ

"Galatasaray'dan başka bir Türk kulübünü yönetebilir mi?" sorusuna yanıt veren Fatih Terim, "İmkansız" yanıtını verdi.

5 KAT FAZLA PARA VERDİLER

Galatasaray'la ilgili sözlerine devam eden Fatih Terim "Galatasaray'a biletim hep tek yöndür. Başka bir Türk kulübü için çalışmayı hayal edemiyorum. Bu aileye dönüş. Kulübüm, beni istediğinde "Hayır" diyemedim. Galatasaray benim evim. Bu benim ailem. Ailemin yanına geldim. Galatasaray'a dönüşüm her zaman kısa sürmüştür. "Size ihtiyacımız var" diyorlar ve sözleşmenin üzerindeki rakamı kontrol etmeden imza attım. Futbol oynarken, birçok kulüp beni istiyordu. Galatasaray'ın teklifinin 5 katından daha fazla para teklif edildi ama Galatasaray'a imza attım. Bir kulübe ait olmak... Ben Galatasaraylıyım ve bunu gösterdim." açıklamasını yaptı.

MAÇO, OTORİTER, KABADAYI...

The Athletic'te yer alan röportajda Fatih Terim için "Aleni bir erkekliğin özüdür. Agresif, otoriter, göğsüne kadar açık gömleği... Bir tür maço figürü anlamına gelen "Kabadayı" olarak görüldüğü dönemler de var. fatih Terim bunu kabul etmiyor ama restaurant ziyareti ve orada yaşanan kavga, bu söylentilerin bir miktar doğru olduğunun ufak kanıtı..." yorumu yapıldı.

Fatih Terim ise "Karakterimi hiç değiştirmedim. 50 yıl önce Galatasaray'a geldiğimden bu yana hep aynı Fatih Terim'im." sözlerine yer verildi.

NASIL DEFANS OLDU?

Fatih Terim'in Galatasaray kariyerine orta saha olarak başladığı ama sonrasında savunmaya geçtiği anlatılırken, deneyimli futbol adamı, o günleri şöyle anlattı; "Teknik direktörümüz Don Howe yüzünden pozisyon değiştirdim. Orta saha oyuncusuydum ama Avrupa Kupası maçında Rapid Vienna'ya karşı 'Fatih, libero oynuyorsun' dedi. O andan itibaren kariyerimin sonuna kadar bir libero oynadım. Howe, Malcolm Allison, Arthur Cox, Brian Birch... Birçok İngiliz teknik adamla çalıştım." dedi.

TERİM'İN UNUTAMADIĞI AN

Fatih Terim, teknik direktörlüğünü yapan Malcolm Allison'un EURO96'da koltuk değnekleriyle kendisini ziyaret etmesini de duygusal bir şekilde anlattı. Fatih Terim "Onu içeri almadılar. Dışarı çıktım ve Malcolm'u gördüm. Soyunma odasına getirdim. "Hey çocuklar, bu benim antrenörüm" dedim. Çok duysaldı, ağlamak üzereydi. 'Fatih seninle gurur duyuyorum" ve bu anlar, benim için harika hatıralar..." sözleriyle geçmişten bir anısını paylaştı.

ALLISON İLE GECE ÇIKMALARI...

Fatih Terim, Malcolm Allison döneminde yaşadıklarını da anlattı. Fatih Terim "Bir sevgilisi vardı, adı Serena'ydı, o bir Playboy tavşanıydı. Bay Allison, geceleri beni ve onu dışarı çıkarırdı. Ama sabah bunu telafi etmek için ekstra idman yapardık." açıklamasını yaptı.

İNGİLİZ HOCALAR İÇİN SÖZLERİ

"İngiliz hocalardan ne öğrendin?" sorusunu yanıtlayan Fatih Terim "Disiplin! Disiplin ve ciddiyet. Antrenmanlarda ve maçlarda öğrendiğim en önemli şey bunlardı. Ancak saha dışında oyuncuların rahat olmasını isterler. Kar yağsa, hava dondurucu soğuk bile olsa hep şort giyerlerdi. Herkes çift eşofman giyerken, onlarla şortla çıkardı." ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE'DE İMKANSIZ

Duvarında Alex Ferguson ile olan resmi üzerine konuşan Fatih Terim, "En önemli futbol adamlarından biri. Başardıkları nedeniyle teknik adamlığı ve yönetim tarzından etkilendim. Türkiye'de onun gibi 27 yıl bir takımı çalıştırmak imkansız. Türkiye'de 27 yıl, 50 yıl gibi olur." dedi.

RAKİPLER ŞAŞIRIYORDU

UEFA Kupası'nı aldıkları dönemden bahseden Fatih Terim "Galatasaray'ın Avrupa'da başarı kazandığında oynadığı futbol, şu anda yaygın olan çılgın pres oyunundan farklı değildi. Her zaman hücumcu bir anlayışa sahip olduk ve rakibe baskı uyguladık. Maçlar sırasında rakipler oyuncularıma '14 kişi mi oynuyorsunuz? Bu baskıyı, bu gücü anlayamıyoruz' diyordu. Bu zihniyeti uygulayan fazla takım yoktu. Şimdi birçok takım bunu yapıyor. EURO 96'dan sonra Galatasaray'a geldim. Belki bazı yerlerde Şampiyonlar Ligi'ne katılmak başarıdır ya da ikinci bitirmek. Galatasaray ile sadece birincilik başarıdır. Bir unvan aldıktan sonra, işiniz daha zor oluyor. Büyük bir kulüpte çalıştığınız her gün, işiniz daha da zorlaşıyor. Hiçbir maçı kaybetmemelisiniz, her zaman gelişmelisiniz. Başarıyı sürdürmek daha zor. Çünkü aynı şeyleri yapmaya devam edemezsiniz. Bir şeyleri değiştirmeniz gerek" açıklamasını yaptı.

LEEDS'E KAYBETSEYDİK, ÖLMESELERDİ

İstanbul'da iki Leeds United taraftarının öldürülmesi hakkında konuşan Terim "Arsenal'den önce Leeds hakkında konuşmalıyım. Maçı kaybetseydik benim için daha iyi olurdu ve Leeds taraftarları hayatta kalırdı. Her zaman o Leeds taraftarlarını düşünürüm. İnşallah huzur içinde uyurlar." açıklamasını yaptı.

MİLLİ TAKIM MI, G.SARAY MI ZOR?

"Milli Takım mı, Galatasaray mı daha zor?" sorusunu yanıtlayan Fatih Terim "Milli Takım çünkü tüm ülkeden sorumlusunuz. Renkleriniz kırmızı ve beyaz, kırmızı ve sarı değil. Herkes seni sorgular. Bunu hissedersin. Galatasaray'da sadece Galatasaray taraftarına karşı sorumluluğunuz var. Bu sorumluluğu hep hissettim ama baskıdan hiç etkilenmedim. Omuzlarım bu baskı yüzünden asla düşmedi." dedi.

İNSANLAR HÜCUM İSTİYOR

Futbolun değiştiğini ve insanların savunma futbolunu sevmediğini anlatan Terim "Büyük oyunculara teknik direktörlük yaptım. Şimdi çocuklarımdan daha küçük futbolcular var. Futbol asla durmaz. her gün değişir. özellikle oyunun yoğunluğu, ritmi... Artık çok daha yüksek. Oyunu savunmadan geliştirmekte ısrarlı çok fazla kulüp var. Geçiş oyunları artıyor. Oynamak isteyen takımların çağındayız. Geçmişte rakibin oynamasını engellemek popülerdi. Artık insanlar bu takımları izlemekten hoşlanmıyor. İnsanlar sert bir maç izlemek istiyor ama top oynanan. Oyununuzla rakibini yok etmelisiniz." ifadelerini kullandı.

TÜRK FUTBOLUNA MİRAS..

Geleceğiyle ilgili soruyu da yanıtlayan Fatih Terim, "Geleceğim hakkında karar vermedim. Yakında karar vereceğim. Ama şu an bilmiyorum. Kazandığım tüm şampiyonluklardan çok daha önemlisi şu; Türk futboluna önemli bir miras bırakmak istiyorum. Bir oyun, bir mentalite, teknik direktör olarak olarak hayat. En gurur verici şey benim için bu olacak. İnsanların bana olan sevgisi paha biçilemez bir şey." diyerek sözlerini noktaladı.