Üçüncü doz koronavirüs aşısını olmasının ardından hastane çıkışında gazetecilere açıklamalarda bulunan İmamoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun "İBB'ye 33 bin personel alındı. 12 bin kişiye ancak bakıldı. 577 kişinin terör örgütünden kaydı olduğu belirlendi" sözlerine cevap verdi.

Soylu'nun 86 bin İBB çalışanını zan altında bıraktığını belirten İmamoğlu, "Dün aslında cevap verecektim ama bekledim, niye? Yani şimdi ülkede sokakta gezen ya da bir kurumda çalıştığını bildiğiniz 557 terör örgütü üyesi var diyeceksiniz, bekledim ki herhalde gelip onları alacaklar İBB'den. Terör örgütü üyesiyle gelip tutuklayacak değil mi? Yalanı konuş, iftiranı at, köşene çekil" ifadelerini kullandı.

İmamoğlu'nun açıklamaları şu şekilde:

İBB, 10 tane metro yapıyor. Borçlanıyoruz çünkü İBB yönetimi değişir değişmez bankalardan tek bir kuruş kredi kullandırılmayan bir kuruluşuz.

Mercedes'e çağrı: Bu iftiraya müsaade etmemeliler, açıklama yapmaya davet ediyorum

Yok efendim biz Mercedes firmasını ihaleye almamışız. Mercedes firması ihaleye girdi, teklif de vermiş. Dolayısıyla Mercedes'e çağrı yapmak zorundayım. Karşısında 150 y8ıllık İETT firması var. İETT ile çalışan bir kurumdur Mercedes. Şu anda bile bizde otobüsleri var. Dolayısıyla 150 yıllık İETT'ye kendi markaları ve firmaları üzerinden iftira atılıyor. Bu iftiraya müsaade etmemeliler. Mercedes'i açıklama yapmaya davet ediyorum.

Allah milletimizi onun gibi yöneticilerden korusun'

TBMM'de konuştuğunu, tavırlarını, gerçekten bilimsel olarak incelenmesi gereken içişleri bakanıyla ilgili bir konuya değinmek istiyorum. 'İBB'de çeşitli terör örgütlerine mensup 557 kişi çalışıyor' demiş. Yani 86 bin İBB çalışanını zan altında bırakıyor. Dün aslında cevap verecektim ama bekledim, niye? Yani şimdi ülkede sokakta gezen ya da bir kurumda çalıştığını bildiğiniz 557 terör örgütü üyesi var diyeceksiniz, bekledim ki herhalde gelip onları alacaklar İBB'den. Terör örgütü üyesiyle gelip tutuklayacak değil mi? Yalanı konuş, iftiranı at, köşene çekil.

Meclis'teki tutumu, tavrı, ruh hali açısından, buradan ciddi bir çağrı yapıyorum; sağlık kuruluşları gelsinler ve bu psikolojisi bozulmuş bakanla ilgili bir analiz yapsınlar. Türkiye'nin önemli kurumundaki başındaki insanın psikolojisi bu haldeyse bizim kadim kurumumuz, içişleri bakanlığımız tehlike altında demektir.

İBB'de '45 bin kişi işe alındı' dendi. Aradan bir ay geçmedi, içişleri bakanı '33 bin kişi alındı' dedi. Yalan konuşulduğu ortaya çıktı. 20 bin 958 eleman işe girdi. Bunun içinde de farklı farklı işe giriş modelleri var. Taşeronda çalışan elemanların, 3 bine yakın insan buradan otomatik olarak işe alındı. 45 bin nerede, 33 bin nerede, 20 bin nerede. Yalan konuşuyorlar. Bu sayıyı veren yalan konuşuyor. Az önce attığı iftiralar gibi. Buna karşılık 15 bin çıkış yapıldı. Sadece tarafımızdan yapılan fesih 3 bin 376'dır. 3 bin 17'si zaten kendisi ayrılmış, 3 bin 770'inin zaten emekliliği gelmiş. Yani 15 bin kişiyi işten çıkarıp 20 bin kişiyi almadık.

Ortaya atılan yalan ifadeler, iftiralar, karalamalar karşısında kanunen hakkımı arayacağım. Hukuk önünde hakkımı arayacağım. Şu kötü ve zor günlerde, insanların ekonomik olarak Türkiye'nin en kısa zamanda bu kadar fakirleştiği bir dönemde bir de böyle toplumun ruh halini bozacak tavırları gösteren bir bakanla karşı karşıyayız. Allah milletimizi onun gibi yöneticilerden korusun. İnsanları bölmeye, sokakta yürüyen insanları terörist ilan etmeye devam ediyorlar. Tıbben bu beyefendinin incelenmesi gerek, ülkemize daha fazla zarar vermesin diye.

İmamoğlu, Soylu'nun 33 yolsuzluk dosyasından 21'inde hukuka aykırılığa rastlamadıklarına ilişkin açıklamasına da şöyle yanıt verdi:

"Ona bırakır mıyım ben onu? 33 tane dosyamız var, bu dosyaları bakanlık usulsüz bir şekilde elimizden almıştır sindirmeye çalışmıştır, bir yılı aşkın süredir ellerinde tutuyorlar şimdi de efendim 21'inde hiçbir şey bulunamadı, hadi oradan, her birini takip edeceğiz. Her biri takibimizdedir. 33 dosyanın hiçbir tanesinden bile gözümüzü ayırmıyoruz."