Başbakan Ahmet Davutoğlu, 11 maddelik yeni istihdam ve teşvik paketini açıklarken; pakete göre, bir işçinin eğitim sırasında maaşı İŞKUR tarafından ödenecek.

 

 

Başbakan Davutoğlu, Başbakanlık Çankaya Köşkü’ndeki İstihdam, Sanayi Yatırımı ve Üretimi Destekleme Paketi’ne ilişkin basın toplantısı düzenledi. Buna göre, bir işçinin eğitim sırasındaki maaşı İŞKUR tarafından ödenecek. Davutoğlu, “Bir işveren yeni bir işçi alımı planladığında 6 aylık ücretleri asgari ücret olarak İŞKUR tarafından ödenecek. Böylece 6 ay işverene hiçbir maliyet yüklenmeyecek. İşverenin kursiyerler için yaptığı maliyet vergi matrahından düşülecek. Kursiyerler aynı iş kolunda işe alınırsa imalat sanayinde 3.5 yıl, diğer sanayi kollarında ise 1.5 yıllık SGK primi İŞKUR tarafından ödenecek. Yani toplamda 4 yıllık destek sağlanacak” diye konuştu.

 

2015-2016 yılları için vergi indirimi sağlayacaklarını, özkaynak kullanımına vergi kolaylığı getirileceğini, imalatçı kadın girişimcilere ve KOBİ’lere verilecek desteklerin arttırılacağını anlatan Davutoğlu, yeni paketle 120 bin kişiye de iş kapısı açılacağı müjdesini verdi.

 

Başbakan Davutoğlu, Çankaya Köşkü'nde düzenlediği basın toplantısında 'Daha çok destek, daha çok yatırım, daha çok iş' sloganıyla İstihdam, Sanayi Yatırımı ve Üretimi Destek Paketi'nin detaylarını açıkladı. Davutoğlu, İstanbul Adliyesi'nde gerçekleştirilen terör saldırısı sonucu şehit olan Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz'a bir kez daha Allah'tan rahmet, yakınlarına da başsağlığı diledi. Toplumların sınavdan geçtiği kritik eşikler olduğunu belirten Davutoğlu, Türkiye'nin aynı kararlılık ve dirençle yolunda yürüyeceğini söyledi. Bunun hukuk düzeni, ekonomik özgürlüklerini ve bu özgürlüklerinin hayata geçirilmesini sağlayan kamu düzeninin temin edilmesiyle bağlantılı olduğuna işaret eden Davutoğlu, "Dün, hukuk düzenimize dönük yapılan bu saldırı aslında Türkiye'de istikrara, Türkiye'nin 12 yıllık yapmış olduğu büyük ekonomik kalkınma hamlesine büyük saldırıdır. Milletimiz bu saldırılar karşısında birlik ve beraberliğini sağlamıştır. Dünya bir taraftan uluslararası terör sorunları yaşarken, diğer taraftan da ekonomik krizden geçmektedir" ifadelerini kullandı.

 

Başbakan Davutoğlu, 11 ayaklı tedbir paketiyle üretimi, istihdamı, sanayi ve reel sektörün üretim imkanını geliştirecek bazı adımların atılacağını belirterek, paketin detaylarını açıkladı.

 

İŞKUR'DAN İŞGÜCÜ DESTEĞİ

 

Başbakan Davutoğlu’nun açıkladığı pakete göre, özel sektör işyerlerinde 6 ay süreyle İşbaşı Eğitim Programı’nda (İEP) çalışacak kursiyerlere İŞKUR tarafından net asgari ücret ödenecek. İşverenin kursiyerler için yaptığı harcamalar vergi matrahından düşürülebilecek.

 

İşbaşı Eğitim Programı sonrası kursiyerler aynı işkolunda işe alınırsa imalat sektöründe 42 ay, diğer sektörlerde ise 30 ay boyunca SGK işveren primi İŞKUR tarafından ödenecek. 2015 Temmuz ayına kadar işbaşı eğitimine başlanmış olması halinde ilave 6 ay daha desteklerden faydalanılabilecek. Toplum Yararına Çalışma kapsamında ilave 120 bin istihdam sağlanacak. Yatırım döneminde uygulanan vergi indirimi artırılacak.

 

Yatırımcıların 2015 ve 2016 yıllarında gerçekleştirecekleri yatırım harcamaları için yatırım döneminde mevcut diğer tüm faaliyetlerinden elde edecekleri tüm kazançlarına daha yüksek miktarda vergi indirimi uygulanacak. İleri teknoloji sınıfında yer alan yatırımlar, öncelikli yatırımlar kapsamına alınacak ve 5. bölge desteklerinden yararlandırılacak.

 

DAHA FAZLA DESTEK VE VERGİ İNDİRİMİ

 

31 Aralık 2015 tarihine kadar başlanılan yatırımlar, daha yüksek oran ve sürelerde desteklenecek. 2014 yılı sonunda uygulaması sona eren vergi indirimi ve sigorta primi işveren hissesi desteğindeki yüksek oran ve süreler, 31 Aralık 2015 tarihine kadar başlanılacak yatırımlar için uygulanmaya devam edilecek.

 

Sigorta primi işveren desteği süre itibarıyla yokken iki yıla, ikinci bölgede 3 yıla çıkarılacak. Bunlar da yatırım esnasında yatırımcıya verilen destekler. Finansmana erişim imkanında atılacak adımlar konusunda da önemli kararlar alındı.

 

TBMM’de 26 Mart 2015 tarihinde kabul edilen Kanun ile öz sermaye ile finansmana vergi kolaylıkları getirildi. Böylece, nakdi sermaye artırımı yapan şirketler için artırılan sermayenin belli bir kısmı her yıl kurum kazancından indirilebilecek. Bu uygulama ile şirketlerin borç yerine öz kaynak kullanımı özendiriliyor. Ekonomideki atıl kaynaklar sisteme kazandırılmış olacak. Ayni varlıkların nakde dönüştürülerek şirketin sermaye yapısı güçlendirilmiş olacak. Yeni şirket kurma ve halka arz özendiriliyor.

 

Yatırım mallarının ve ara malların vadeli ithalatında KKDF oranı yüzde 6’dan yüzde 0’a (sıfır) indirilecek ve böylece sanayicinin girdi maliyeti azaltılacak.

 

AR-GE VE TASARIMA DAHA FAZLA DESTEK

 

Ar-Ge ve tasarım faaliyetlerine destek ve katkılar artırılacak. Tasarım merkezleri, Ar-Ge merkezleri gibi desteklenecek. Ar-Ge ve tasarım personelinin daha esnek çalışmasına olanak sağlanacak. KOBİ’lerin siparişe dayalı Ar-Ge ve tasarım faaliyetleri desteklenecek.

 

Hazine destekli kefaletin kapsamı genişletildi. TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen Kanun ile Hazine kaynaklarından kredi garanti kurumlarına aktarılabilecek 1 milyar TL tutarındaki kaynak 2 milyar TL’ye çıkarıldı. Böylelikle Kredi Garanti Fonu aracılığıyla 20 milyar TL tutarına kadar Hazine kefaleti verilebilmesinin önü açıldı.

 

Bakanlar Kurulu kararı ile Hazine destekli kefalet sisteminden yararlanabileceklerin kapsamı genişletildi ve kapsama imalatçı KOBİ’ler ile kadın girişimciler ilave edildi.

 

İMALATÇI KOBİ’LERE VE KADIN GİRİŞİMCİLERE İLAVE DESTEK

 

Mevcut durumda her bir KOBİ için 1,5 milyon TL ve her bir risk gurubu için 2 milyon TL olan kefalet limiti, imalat sektöründe faaliyet gösteren KOBİ’lerin yatırım kredileri için 2,5 milyon TL’ye, her bir risk grubundaki imalatçı KOBİ’ler için ise 3 milyon TL’ye çıkarıldı. Ayrıca, diğer KOBİ’ler için 8 yıl olan maksimum vade, imalatçı KOBİ’ler için 10 yıla çıkarıldı, diğer KOBİ’ler için yüzde 75 olan kefalet oranı imalatçı KOBİ’ler için yüzde 80’e çıkarıldı.

 

Kadın girişimcilerin finansmana erişimlerinin kolaylaştırılması ve böylelikle kadın istihdamının artırılması amacıyla yeni bir düzenleme yapıldı. Düzenleme ile kadın girişimcilerin 100 bin TL’ye kadar ve 5 yıl vadeli kullanacakları krediler için Kredi Garanti Fonu aracılığıyla yüzde 85 oranında kefalet imkanı sağlandı.

 

TÜBİTAK tarafından başta enerji, ulaştırma ve sağlık sektörleri olmak üzere imalat sanayinde hazırlanan projeler Türkiye Kalkınma Bankası aracılığı ile desteklenecek. Bu kapsamda fizibilite çalışmaları TÜBİTAK tarafından sonuçlandırılacak. Projeler özel sektör tarafından hayata geçirilecek. TÜBİTAK gerektiği takdirde bu şirketlere belirli bir süre ortak olabilecek. Projenin finansmanında özel sektör öz kaynak kullanımı yüzde 20 olacak. Türkiye Kalkınma Bankası da yüzde 50’ye kadar uygun koşullu finansman desteği sağlayacak.

 

KOBİ’lerin finansmana erişiminin artırılması amacıyla taşınırların teminat olarak kullanılmasının önündeki engelleri kaldıracak düzenlemeler yapılacak. Bununla ilgili hazırlanmakta olan kanun tasarısı önümüzdeki dönemde TBMM’ye sevk edilecek.

 

BÜYÜME RAKAMLARI

 

Başbakan Davutoğlu, konuşması sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin "Büyüme rakamları beklentilerin biraz altında kaldı. Yüzde 4'lük bir büyüme hedefi var, açıkladığınız bu reformun rakamsal olarak buna yansımasının ne olacağını düşünüyorsunuz? Revizyona gidilecek mi büyüme rakamında?" sorusu üzerine Davutoğlu, şu cevabı verdi:

 

"Açıklanan büyüme rakamı, beklentilerimizin biraz altında gerçekleşti ama bu gerek kur paritesindeki değişimler gerekse dünya piyasalarındaki daralma ile ilgilidir. Türkiye ekonomisini performansı bu anlamda, dinamik ülkeler, gelişmekte olan ülkeler, yükselen ülkeler bağlamında en iyi performans sergileyen ülkelerdeniz. Avro Bölgesi’nde büyüme yüzde 0.8. Bütün Avrupa Birliği’nde yüzde 1.3, yani Avro Bölgesi’ni esas aldığımızda neredeyse bizim dörtte birimiz kadar büyümüşler. Bütün Avrupa Birliği yüzde itibarıyla bizim yarımızdan daha az. Bu şartlarda yüzde 2.9 gerçekleşti. Önümüzdeki döneme Avrupa Merkez Bankası'nın yaptığı açıklamalar ve G-20 Zirvesi'nde alınan kararlar çerçevesinde dünya ekonomisinde genişleme, Avrupa ekonomisinde de toparlanma emareleri artıyor.

 

Bu daralmayı aşabilmek için önümüzdeki dönemde ülkeler ciddi çalışmalar yapacaklar. Bu çerçevede de Türkiye'nin pazarlarında başta Avrupa olmak üzere bir gelişme bekliyoruz. Bu ortalama yüzde 2.9, özellikle tarımdaki geçen sene yağışlar ve kuraklık dolayısıyla tarımdaki daralmadan da etkilendi. Tarım dışı kalkınma yüzde 3.36. Tarım dışı bütün alanlarda yüzde 3.7'ye kadar varan büyüme rakamlarına ulaştık. Bu sene tarım üretiminde de artış bekliyoruz. Geçen sene eksilerde seyreden tarımda büyüme oranları bu sene muhtemelen artılarda seyredecek. Baz etkisi de göz önüne alındığında biz bu sene yüzde 4 hedefine ulaşabileceğimizi düşünüyoruz ve yüzde 4 hedefini de büyüme hedefi olarak muhafaza ediyoruz. Bu paket, hem bu senenin istihdamına etkide bulunacağını düşünüyoruz. Bugün bir işletmeci, bugün bir yatırıma karar verdiğinde teşvik oranlarındaki artışın imkanlarından istifade edecek. Yatırım döneminde 4. bölgede yüzde 30'dan yüzde 65'e adar çıkartılıyor. Dolayısıyla bu etkilerin orta ve uzun vadede daha da görüleceğinden, büyüme performansımızın olumlu ivme kazanacağından eminiz".

 

Başka bir gazetecinin, "Toplum yararına istihdamdan bahsettiniz, 120 bin istihdam, detay verebilir misiniz? Paketle beklenen toplam istihdam hedefi nedir?" sorusuna Davutoğlu, şunları söyledi:

 

"İstihdam rakamları ile işsizlik oranları mukayese edildiğinde aslında Türkiye'de istihdam artışı dünyadaki en yüksek artışlardan birisidir. Halbuki Türkiye'de geçen sene bir sene içinde 1 milyon 400 bin istihdam sağladık. Bu, Avrupa'da 2-3 yıl içinde sağlanamayan bir nispettir. Bizim nüfusumuz dinamik bir nüfus, yani istihdam için o havuzdan dışarı çıkan insan unsuru kadar içeri giren dinamik işgücüne katılım unsuru da var. Hani havuz problemleri vardı lise yıllarında, giren su çıkan suyla hesap edilen problemler. İşgücüne katılım Türkiye'de süratle artıyor. Avrupa'da işgücüne katılım oranları düşerken, Türkiye'de bu artıyor. İstihdam da buna göre artmak durumunda. Bu sene içinde 1.4 milyon istihdam sağlandı fakat gerek eğitim şartlarının iyileştirilmesi, gerek kadın istihdamının artmış olması kadının işgücüne katılması, gerekse dinamik nüfus dolayısıyla bu girdi arttı. Bu sebeple de işsizlik oranlarında sanki bir yükselme varmış gibi oluyor. Halbuki istihdam imkanları, istihdam oranlarında ciddi iyileşmeler var. Bu 120 bin toplum yararına çalışanlar çerçevesinde bunun daha da olumlu yönde gelişeceğine inanıyorum"

 

 

PAKETİN TOPLAM MALİYETİ

 

Paketin toplam maliyeti konusundaki rakama ilişkin bir soru üzerine Başbakan Davutoğlu, "Maliyetleri bütün paketlerin maliyeti itibarıyla maliyet analizi yapıldı. Emeklilere sağladığımız imkanlar da dahil olmak üzere yaklaşık 7.5 milyar TL'lik bir maliyetten bahsedebiliriz. Ancak, bütün bu maliyet bütçe yapılanmamızda herhangi bir olumsuz sonuç doğurmayacaktır. Mali disiplinimiz sağlanıyor ve bu anlamda da hiçbir olumsuz sonuç doğuracak bir tablo değil. 2015'te çok daha düşük düzeyde olacak. Yıllara sarih olarak ortaya çıkacak maliyetler, bir anda ve hemen söz konusu olan maliyetler değildir. Bunların getireceği vergi gelirleri, uyandıracağı ekonomik canlılık, emekliliklerimiz ve yaşlılarımıza verdiğimiz 4.7 milyar TL'dir takribendir toplum maliyeti. Bu, aynı zamanda ekonominin canlanması için de bir imkan teşkil edecektir. 120 bin istihdam, aynı zamanda ekonominin canlanmasına ve istihdam üzerinden üretimin artmasına vesile teşkil edecektir. Bütün bu toplam maliyet, 2015'te milli gelirin yaklaşık yüzde 0.2'si civarındadır. Toplamda ise, milli gelirin yaklaşık yüzde 0.4'ü civarındadır. Dolayısıyla bütçemiz üzerinde ekonomik dengelerimiz üzerinde hiçbir olumsuz etkisi olmayacak aksine ekonomiyi canlandıran, istihdamı canlandıran, yatırımı teşvik eden boyutuyla gayri safi milli hasılaya da önemli katkılar sağlayacaktır. İşsizlik fonundan sağlanan imkanlar var, dolayısıyla biz hiçbir zaman seçim ekonomisi uygulamayı düşünmedik. Hiçbir zaman bütçe disiplininden fedakarlık etmedik. Bütün bu yaptıklarımız bütçe mantığı içinde ve kaynakları sağlam bir biçimde oluşturulmuş çerçeve içinde hazırlanmıştır” dedi.