TL'deki güçlenme ve Fed'in faiz artırma ihtimalinin giderek azalmasının etkisiyle dolar/TL, dün 3,3999 ile 9 ayın en düşük seviyesine geriledi.
 
Dolar karşısında 7 ay üst üste değer kazanan Türk lirası, bu performansı ile tarihinde bir ilki gerçekleştirdi.
 
Bu yılın şubat ayında dolar karşısında yükselişe geçen TL, 1989'da konvertibl olmasından bu yana ilk kez 7 ay üst üste dolar karşısında değer kazandı. TL, bu yılın şubat-ağustos döneminde yüzde 8,49 artış kaydetti.
 
ABD ile Kuzey Kore arasında yaşanan gerilim ve ABD'de açıklanan verilerin beklentileri karşılamamasından negatif etkilenen dolar, yurt içinde de Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) sıkı para politikası sonucu TL karşısında değer kaybetmeye devam ediyor.
 
TL'deki güçlenme ve ABD Merkez Bankasının (Fed) faiz artırma ihtimalinin giderek azalmasının etkisiyle ağustos ayında 1,9 değer kaybeden dolar/TL, dün de 3,3999 ile 9 ayın en düşük seviyesine geriledi.
 
Uzmanlar, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) bu yıl iki faiz artışı yapsa da piyasalarda düşük enflasyondan dolayı 3'üncü faiz artışı beklentisinin oldukça zayıfladığını, bu durumun da doların diğer para birimleri karşısındaki değer kayıplarını hızlandırdığını söyledi.
 
Bu arada, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan finansal yatırım araçlarının ağustos ayına ilişkin Tüketici Fiyat Endeksine (TÜFE) indirgenmiş reel getiri oranları incelendiğinde, söz konusu dönemde doların yatırımcısına yüzde 1,86 değer kaybettirdiği görüldü.
 
"TL DİĞER GELİŞEN ÜLKE PARA BİRİMLERİNE ORANLA POZİTİF AYRIŞTI"
 
Stratejist Cüneyt Paksoy, konuya ilişkin AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, FED Başkan Yardımcısı Stanley Fischer'ın sürpriz istifasını hatırlatarak, Fed Başkanı Janet Yellen'ın da Şubat 2018'de görev süresini dolduracağını, bundan sonraki süreçte olası yeni Fed adımlarının belirsizliğinin dolar endeksinin 91 seviyelerine kadar geri çekilmesine sebep olduğunu söyledi.
 
Paksoy, bu seviyelere gelinmesinin başta dolar/TL olmak üzere gelişen ülke kurlarına ciddi manevra alanı sağladığını ve dolar karşısında değerlenmelere imkan verdiğini belirterek, dolar/TL'nin son dönemde TCMB'nin sıkı duruşu, hükümetin reform kararlılığı ve pozitif hale gelmeye başlayan yabancı algısıyla diğer gelişen ülke kurlarına oranla belirgin bir pozitif ayrışma gösterdiğini kaydetti.
 
Özellikle yurt içinde son açıklanan enflasyon verisi sonrası TCMB'nin belirli bir süre daha sıkı para politikası duruşunu korumasını beklediklerine dikkati çeken Paksoy, şu değerlendirmelerde bulundu:
 
"Dolar endeksi görece düşük seviyelerde kalmaya devam ettikçe dolar/TL tarafında aşağı yönlü hareketlerin mümkün olabileceğini ve en azından dar bir bant için dalgalı bir seyir izlemesinin mümkün olabileceğini düşünüyoruz. Aşağı hareket devam ettikçe 3,40 altında 3,30-3,35 aralığı potansiyel yeni dip olarak önem kazanacaktır. Dolar endeksi mevcut seviyeleri dip yapar ve tekrar yukarı atak geliştirirse daha temkinli olunmasını ve bu paralelde dolar/TL tarafında daha önce önemli bir direniş gösteren ve kırıldıktan sonra 3,40'lara doğru hareket geliştiğini gördüğümüz, 200 günlük üssel ortalamayı da içinde barındıran 3,47-3,50 aralığına doğru gelecek tepkilerde bu önemli direnç aralığının tekrar kalıcı geçilme gücüne çok dikkat etmek gerekiyor."
 
"DOLAR/TL'DE 3,38-3,36 SEVİYELERİNE GERİ ÇEKİLME OLABİLİR"
 
KapitalFX Araştırma Müdür Yardımcısı Enver Erkan da küresel bazda doların üzerindeki baskının, hafta başında konuşan Fed üyelerinin "faiz artışının risklerine" dikkati çeken "güvercin" konuşmalarından ve Kuzey Kore geriliminden beri devam ettiğini söyledi.
 
Fed'in para politikası hamlelerine dair belirsizliğin arttığını ve faiz artırma ihtimallerinin günden güne azaldığı belirten Erkan, Güney Florida'yı tehdit eden Irma kasırgasının da negatif bir etken olarak piyasaları zorladığını vurguladı.
 
Erkan, yüzde 10,7 seviyesine yükselen enflasyonun ardından TCMB'nin 14 Eylül'deki Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında herhangi bir faiz indirimi yapması veya bu konuda bir sinyal vermesinin beklenmediğini kaydetti.
 
Enflasyondaki çift haneli seyrin TCMB'yi yıl sonuna kadar faiz indiriminden alıkoyacağını düşündüklerini ifade eden Erkan, gelecek hafta içinde yurt içinde 2'nci çeyrek büyüme, Temmuzayı cari açık verisinin izleneceğini, yurt dışında ise ABD enflasyon ve perakende satış verilerinin fiyatlamalarda etkili olacağını vurguladı.
 
Erkan, dolar/TL'de 3,40 altı fiyatlamalarda 3,38-3,36 seviyelerine doğru geri çekilmelerin mümkün olabileceğini ifade ederek, kısa dönemde konjonktürün dolar aleyhine ve faiz farklarının da Türk lirası lehine olmasının kurda ana yönün aşağı yönlü olmaya devam ettiğinin göstergesi olduğunu söyledi.