Gaziantep Ticaret Odası (GTO), Meclis Salonu’nda yapılan toplantıda konuşan GTO Meclis Başkanı Ali Yener, 100 milyar doları aşan akaryakıt sektörünün, günlük hayatın vazgeçilmez bir unsuru olduğunu söyledi.
Yener, “100 milyar doları aşan akaryakıt sektörü günlük hayatın vazgeçilmez bir unsuru. Akaryakıt neredeyse bütün ekonomik faaliyetlerin can damarı. İçinde bulunduğumuz krizlerin bile ana damarı petrokimya ürünleri. Petrokimya tesislerinden çıkan fiyatlar ve günlük analizlerin değişmesi negatif ya da pozitif değerlendirmeleridir” diye konuştu.
Türkiye Akaryakıt Bayileri Petrol ve Gaz Şirketleri İşveren Sendikası (TABGİS) Genel Başkanı Ferruh Temel Zülfikar da, "Ülkemizdeki akaryakıt fiyatlarının düşürülmesinin yolu, vergi düzenlemesinden geçmektedir" dedi. Türkiye'de 12 bin 699 lisanslı petrol istasyonu bulunduğunu hatırlatan Zülfikar, sektörün sorunlarına rağmen ayakta durmaya çalıştığını ifade etti.
Zülfikar, "Bugün bir istasyonun ayakta kalabilmesi için günde en az 12 bin litre satış yapması gerekiyor. Ancak Türkiye'deki akaryakıt istasyonlarının ortalama günlük satışları maalesef 4 bin 809 litre" ifadelerini kullandı.Yapılan düzenlemelerle akaryakıt istasyonu işletmeciliğinin bitme noktasına geldiğini vurgulayan Zülfikar, petrol piyasasında akaryakıt bayileriyle dağıtıcıların kar oranlarını 4 AB ülkesiyle uyumlu olacak şekilde düzenleyen fiyat metodolojisini de eleştirdi.
Uygulamanın açıkça kanuna aykırı olduğunu ve bu düzenlemeyle tavan fiyatın sürekli uygulanmak istendiğini savunan Zülfikar, "AB'deki bayi; kaçakçıyla, hileli akaryakıt satanla rekabet etmiyor. Türkiye'deki bayi maalesef illegal piyasayla da rekabet ediyor" dedi. EPDK verilerine göre sektörün yüzde 93'ünün zarar ettiğine dikkati çeken Zülfikar, şöyle devam etti:
"Mevcut uygulamaların devam etmesi halinde başta küçük istasyonlar olmak üzere pek çok istasyon kapanabilir, yaklaşık 50 bin kişi işini kaybedebilir. Kaçakçılığın artmasıyla devletimiz, tavan fiyatla tüketiciye fayda yaratıldığı ifade edilen miktardan çok daha fazla vergi kaybına uğrayabilir. Sektörel yatırımlar sekteye uğrayabilir, rafineri faaliyetleri azalabilir."
Zülfikar, Türkiye'deki benzin fiyatının yüzde 64,9'unu, motorinde ise yüzde 57,5'ini vergilerin oluşturduğuna dikkati çekti. Ucuz akaryakıtın formülünün dağıtım karının baskı yoluyla düşürülmesi olmadığını dile getiren Zülfikar, şöyle konuştu: "Piyasaya fiyat yönüyle yapılan baskılar, tavan fiyat uygulaması; alım gücü düşük tüketici açısından değerlendirildiğinde etkin bir sonuç yaratmamıştır. Çünkü her türlü müdahaleye rağmen halen dünya sıralamasında üst seviyelerde yer alan ülkemizdeki akaryakıt fiyatlarının düşürülmesinin yolu, vergi düzenlemesinden geçmektedir."
EPDK'nın mevcut uygulamalarla kaçak akaryakıtla mücadelede başarılı olamadığını kaydeden Zülfikar, bayiler olarak yılmadan kaçakçılıkla mücadele etmeye devam edeceklerini bildirdi.
GTO Meclis Divat Katibi Cafer Dumrul ise, son zamanlarda artan akaryakıt sektöründeki sorunların konuşulduğu toplantının verimli geçtiğini belirtti. Dumrul, sektöre ilişkin bundan sonra buna benzer toplantıların devam etmesini istedi.
Gaziantep Akaryakıt Bayileri Derneği (GABDER) Başkanı Ali Özcan Akcan da, geçmiş yıllarda farklı sorunlarla boğuşan sektörün bugün en önemli sorununun tavan fiyat uygulaması olduğunu söyledi.
Konuşmaların ardından Gaziantep, Şanlıurfa, Adıyaman, Kahramanmaraş ve Kilis'ten bayi temsilcilerinin katıldığı toplantı, soru-cevap bölümüyle tamamlandı.
