‘TÜBİTAK 4005 Bilim ve Toplum Yenilikçi Eğitim Uygulamaları’ kapsamında ikincisi Prof. Dr. Nesrin Işıkoğlu Erdoğan’ın yürütücülüğünde gerçekleştirilen projeye 20 farklı üniversiteden akademisyenler katıldı. Forum Çamlık AVM’de dijital oyunlarla ilgili atölye çalışmaları ve ''Dijital Dünyada Çocuk'' konulu söyleşi gerçekleşti. Projeye Pamukkale Üniversitesi Okul Öncesi Eğitimi Anabilim Dalında görev yapan Dr. Zeynep Ceren Şimşek, Dr. Atiye Adak, Dr. Emel Tok, Merve Canbeldek, Ahmet Erol ve Abdullah Atan eğitmen olarak katıldı. 7 gün boyunca yapılan eğitimlerin sonunda dijital oyunların kullanımı ile ilgili önemli neticeler ortaya çıktı. Kodlama robotları, oyun kitleri, artırılmış gerçeklik, eğitici mobil uygulamaları gibi somut dijital oyun araçlarının okullarda ve evlerde çocuklara zengin öğrenme ortamı sunabilecekleri için kullanımların yetişkin rehberliğinde desteklenmesinin önemli olduğu vurgulandı. Öte yandan uygun olmayan dijital oyunların çocukların gelişim ve öğrenmeleri için zararlı olabileceğine dikkat çekildi.

Söyleşide konuşan Pamukkale Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof Dr. Nesrin Işıkoğlu Erdoğan, ailelere önemli bilgiler verdi. Günümüzde teknolojik araçlar herkesin evine girdiğini hatırlatan Erdoğan, ''Çocuklar doğduklarından itibaren bunları kullanmaya başlıyor. Ancak doğru kullanım konusunda genel bir yetersizlik var. Bazı ailelerde tablet, akıllı telefon gibi araçlar, zararlı olabilecek boyutlarda ve sürelerde kullanıyorlar. Bu sebeple, ailelerin bilinçlendirilmesi için bu etkinlik yapıldı'' dedi.

"18 aya kadar günde 5 dakika"

Etkinlik esnasında dijital araçların çocuğun yaşına göre kullanım süresi ile ilgili bilgi veren Erdoğan, ''18 aya kadar günde 5 dakika sadece görüntülü konuşması için programlar kullanabilirler. Yani annesiyle konuşabilir. Teyzesi, kuzeni, babası ile konuşabilir. 1,5 yaşından 2 yaşına kadar günde 30 dakika. Sadece kaliteli oyunlar için kullanılması gerekiyor. Şiddet içermeyen, küfürlü dil içermeyen, çocuğu ticari bir araç görmeyen, reklam almayan, çocuğun da etkin bir şekilde katılacağını, zihinsel olarak, motor hareketlerle katılacağı oyun programlarını kullanabilir. 2-6 yaşa geldiğimizde günde bir saate kadar, 30-30 iki seans veya 20-20-20 üç seansta kullanılmalı. Kaliteli oyunlar seçilmelidir. Şiddet içermeyen, örnek rol model davranışlar içeren oyunlar. Çocuk tek başına değil yanında bir yetişkin ile kullanmalıdır. Annesi, babası çocuğa ekranda gördüklerini anlatmalıdır. Bir hayal kahramanı uçuyorsa, gerçek yaşamda bunun olmadığı, bunun bir eğlence aracı olduğu ifade edilmelidir'' şeklinde konuştu.

''Dengeli beslenme gibi diğer oyunlar da dengeli oynanmalıdır''

Dijital oyunların çok yaygın olduğunu ifade eden Nesrin Işıkoğlu Erdoğan, ''Her ne kadar yaygın olsa da tıpkı dengeli beslenme gibi çocuğun diğer oyunlarını da oynaması gerekiyor. Kule yapımı, oyunlardan şekiller, evcilik gibi gerçek yaşamı canlandıracağı oyunları dengeli bir şekilde oynamalıdır. Sadece dijital araç ile oyun, çocuk için kötü netice verebilir. Sadece kaliteli ve uygun zamanda oynanan dijital oyun çocuğu geliştiriyor. Öğrenmesini destekliyor. Aşırı kullanım çocuğa zarar verebilir. Kalitesiz programlar da gördükleri, içerikler iyi değilse orada gördükleri sonrasında, şiddet eğilim davranışlara yönlenebilir. Çok hareketsiz kaldıysa duruş bozukluğu, obezite görülebilir. Sürekli tek başına oynuyorsa, sosyal yaşamdan uzak bir çocuk olabilir'' ifadelerini kullandı.

Söyleşi sırasında çocuklar ise, dijital araçları kullanmayı eğlenceli bir şekilde öğrendi.