CUMHURBAŞKANI Erdoğan geçen hafta belediye başkanlarıyla bir araya geldi.
 

Kürsüde yaptığı konuşmada dedi ki:
 

''Bir kere AK Partili Belediye Başkanları ulaşabilinir olmalı…

Vatandaşın içinde bulunmalı…

Sokaktan, pazardan, çarşıdan ayağını kesmemelidir…

Emek vermeden, icraat yapmadan, eser üretmeden sadece sosyal medya mecraları ile vatandaşın kalbine girilemeyeceği, son dönemde çok açık ortaya çıkmıştır…

Sosyal medya belediyeciliği, hizmet belediyeciliğin yerini almaz, alamaz…

Bizim siyasetteki varlık gayemiz, birilerine imtiyaz sağlamak, birilerine menfaat devşirmek, birilerine makam mevki sahibi kılmak değildir…

Bizim öncelikli vazifemiz, halkımıza, ülkemize, insanımıza hizmet etmektir…

Sizlerin milletimizin gönlüne girme başarısı 2023 de Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçiminin sonuçlarını da etkileyecektir…

Bunun için sizlerden şehrinizin her bir hanesine ulaşarak, sorunları yerinde görmenizi, vatandaşlarımızın dertleriyle dertlenmenizi, özellikle rica ediyorum…''
 

*
 

Ne ricası koca reis…
 

Emrediyorum demeni, benim halkımı üzen, hizmet yarışı yapmayan, kibir abidesi gibi koltuklarında oturan, bir daha karşıma çıkmasın diye haykırmanı beklerdik…
 

*
 

O bu değil de:
 

Cumhurbaşkanı Erdoğan kürsüde bu konuşmayı yaparken bir şey dikkatimi çekti?
 

Gözleriyle devamlı sağ tarafa bakıyor…
 

Kafasını hiç çevirmiyor…
 

Sanki birilerinin gözlerinin içine bakarak konuşuyor gibi…
 

Çok enteresan, bizim Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Bey sanki o tarafta oturuyor gibi hissettim…
 

*
 

Cumhurbaşkanı Erdoğan Belediye Başkanları ile tokalaşırken bir fotoğraf karesi dikkatimi çekti…
 

Ekrem İmamoğlu’nun elini sımsıkı tutuyor… O da ne, Hayrettin Güngör hemen yanı başında…
 

Fotoğraf karesinin içine girivermiş…
 


 

Cumhurbaşkanı ile Ekrem İmamoğlu bakışları ile konuşuyorlar gibi…
 

Bir an o tokalaşmada gözler birbirine kilitlenmiş ve şöyle demiş olabilir mi?
 

''Senin, aha şu yanında duran Yılmaz Bey’in (Büyükerşen) ve Mahsur Başkanın iki buçuk yıldır yaptıklarınız yüzünden böyle bir toplantı yaptım… Ahacık şu sol tarafımda duran Kahramanmaraş’ın Büyükşehir Başkanı… Namı değer Hayrettin Bey, ona biraz halk ile… Vatandaşlar ile… Mahalle muhtarları ile... Basın ile... Nasıl irtibat kurulur, nasıl gönüllere girilir, hizmet nasıl yapılır, buna biraz ders verseniz? Bunu Maraş’a yolladım, daha doğrusu beni yanılttılar, giden atın başına vurdurdular, Erkoç’u kötülediler, onun yerine bunu yolladım, Maraş benim için çok önemli bir şehir, İstanbul’u, Ankara’yı kaybettim, üzülmedim desem yalan olur ancak; Maraş’ı kaybetmeye dayanamam, yıkılırım, bu zamana kadar sizden bir ricada bulunmadım, bana bu iyiliği yapar mısınız?''
 

*
 

Bir an için gözlerimi kapatıp düşündüm…
 

Demiş olabilir mi?
 

Demesine demez de, fotoğraf karesine dikkatli bakınca Ekrem İmamoğlu’nun yanındaki Başkanın gülümsemesi, Yılmaz Büyükerşen’in ciddi bir yüz ifadesi ve Hayrettin Bey’in eğilip Cumhurbaşkanı Erdoğan’a değil de Ekrem İmamoğlu’na bakması, kulak kabartması, bende şüpheler doğurdu desem yeridir…
 

Ahhh benim güzel şehrim Kahramanmaraş’ım ahhh…
 

O toplantıda; Kahramanmaraş’ımda vatandaşların memnuniyetleri, mutlulukları, sevinçleri ve yapılan hizmetlerin tüm Belediye Başkanlarının gözlerini fal taşı gibi yapacak anlatımlarla geçmesini benim gibi sizlerde isterdiniz…
 

Öyle eğilip İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na bakarak değil…
 

Konuşmalarına kulak kabartarak değil…
 

*
 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuştuğu ve rica ettiği cümlelere atfen tek bir söz söylemek istiyorum:
 

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ...