11 Aralık 2018 Salı günü saat 13.30’da toplanan Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Meclisi gündeminin 2. Maddesinde Yazı İşleri ve Kararlar Dairesi Başkanlığının, Yavuz Bülent Bakiler’e “Fahri Hemşerilik Beratı” verilmesi ile ilgili teklifi konusunda görüşlerini ifade eden Başkan Erkoç, “Yavuz Bülent Bakiler’in aslen Kahramanmaraşlı olduğunu, Kahramanmaraş’a her gelişinde Şeyhadil Mezarlığı’ndaki akrabalarının mezarlarını ziyaret ettiğini ve bundan dolayı da kendisine “Fahri Hemşehrilik Beratı” verilmesinin düşünüldüğünü,” söyledi. Teklif yapılan oylamada oybirliği ile kabul edildi.

“Fahri Hemşehrilik Beratı” nedeniyle açıklamada bulunan Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, Sultanu’ş Şuara Necip Fazıl Kısakürek’in dedelerinin de Kahramanmaraşlı olduğunu belirttikten sonra “Kahramanmaraş, bir ‘edebiyat şehri’ ve ‘şiirin başkenti’dir. Yavuz Bülent Bakiler gibi büyük bir şairin, yine kendisi gibi şair olan, büyük dedelerinden Mehemmed Sâbir’in ailesiyle birlikte, 200 yıl kadar önce Karabağ’dan Kahramanmaraş’a taşındığını, burada yaşadığını, burada şiirler yazdığını ve burada vefat ettiğini öğrendiğimizde sevinmiştik. Nasıl üstat Necip Fazıl’la hemşehrim olduğumuz için onur duyuyorsak, aynı şekilde Yavuz Bülent Bakiler’le hemşehri olduğumuz için de onur duyuyoruz” diye ifade etti.

Tüm şiirlerini Harman isimli kitabında bir araya getiren Yavuz Bülent Bakiler, Türk şiir geleneğinden kopmadan, şiirin estetik kurallarını ve imaj dünyasını, modern bir yaklaşımla şiirlerine başarıyla taşımış, nadir şairlerden biridir. Şair, Sivas’ta doğmuş; şiir yazmaya Anadolu topraklarında başlamıştır. Fakat şiirlerinin genelinde ve Türkistan Türkistan, Azerbaycan Yüreğimde Bir Şahdamardır gibi kitaplarında Azerbaycan’ın, özellikle Karabağ’ın hasreti, Anadolu sevgisiyle birlikte geniş yer tutmuştur. Yavuz Bülent Bakiler şiir ve düşünce dünyasının coğrafyasını, Anadolu’dan başlayarak Azerbaycan’a doğru genişletmiştir.

Kendi ifadeleriyle: “(Şiirlerimi) Karabağ şehrinde toprağa karışan Hacı Ali Ferahşad dedemin Karapapak ruhuna armağan ediyorum. Şii-Sünni gerginliği dolayısıyla Azerbaycan’dan İmparatorluk Türkiyesi’ne göçerek, Kahramanmaraş’a yerleşen, orada vefat eden şair dedem Mehemmed Sâbir’in ruhuna da nakışlamak istiyorum. Kahramanmaraş’tan, tekrar Azerbaycan’a dönmek isterken Doğu Bayazid’den ileri geçemeyen dedem Mehemmed Sâbir oğlu Abdulbaki Karabaği’nin ruhuna da Huuu diyorum!”

Yavuz Bülent Bakiler’den aldığımız bilgilere göre “Ruslar, Azerbaycan topraklarına girince Şii-Sünni kavgası başlatmışlardı. Azerbaycan'da ‘Ali Mektepleri’ yanında ‘Ömer Mektepleri’ açmışlardı. Şii çocuklarını Ali mekteplerine, Sünni çocuklarını Ömer mekteplerine yazdırmışlardı. Böylece hepsi Türk, hepsi Müslüman olan bir milleti, ikiye bölmüşlerdi.

Azerbaycan'da, Moskof marifetiyle bir mezhep kavgası başlayınca, Sünni kişiler, büyük topluluklar halinde Türkiye'ye göçmüşlerdi. O büyük göç esnasında, benim büyük dedelerimden Mehemmed Sâbir de, çoluğuyla, çocuğuyla birlikte, İmparatorluk Türkiyesi’ne doğru yollanmışlardı.”

Yavuz Bülent Bakiler’in büyük dedelerinden Mehemmed Sâbir, Kahramanmaraş Şeyhadil Mezarlığında metfundur.