SON GÜNLERDE hemen hemen herkes sosyal medya facebook da, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın videosunu paylaşıyor.
 

*
 

Videoda ki konuşmayı dinleyince:
 

Cumhurbaşkanı Erdoğan; Partisindeki olup bitenlerden, kendi isminin kullanılmasından ve şikâyetlerin artması dolayısıyla çok kızgın.
 

*
 

ERDOĞAN DİYOR Kİ:
 

“Hepsini hepsini tepeden tırnağa… Kendi ailemde dâhil… Kimse bu makamı kullanma yoluna gidemez.

Beyefendi böyle diyor… Cumhurbaşkanı böyle diyor…

Geliyor karşıma şikâyet ediyor…

Ver ismini diyorum vermiyor… Ver kardeşim…

Görevden alma gerekiyorsa görevden alalım…

Biz artık bu makamı kullandırtmayacağız…

Ne gerekiyorsa onu yapacağız…

Bu makamlar öyle sahtekârların, dolandırıcıların, kullanacağı makamlar değil.”
 

*
 

Cumhurbaşkanı Erdoğan sonuna kadar haklı.
 

Herkes topu ona atıyor.
 

Bir iş yapılacak olsa ”Beyefendi böyle söyledi” deniliyor.
 

Birisi bir yere aday mı yapılacak? “Cumhurbaşkanının Talimatı böyle” söyleniyor.
 

Nasıl olsa kimse gidip Cumhurbaşkanına, “Efendim siz böyle talimat falan verdiniz mi?” diyemeyecek ya!
 

Gösterdikleri, yani aday yapacakları kişi, otomatikman aday oluveriyor.
 

Mesela geçen sene Memleketimizde gösterilen Milletvekilleri isimleri de böyle olmuş olabilir mi?
 

Hatta Emine hanımefendinin ismi zikredilip bir isim aday gösterilmiş olabilir mi?
 

Her neyse “Buzağın ipini çözmüş” olmayayım.
 

*
 

Dün Kanal Maraş’ta “Erdoğan, Erkoç’un elini sıkmadı” haberi yayınlandı.
 

15 Temmuz hain darbe girişiminin 3 yıldönümü münasebetiyle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Atatürk Havalimanında karşılayanların arasında eski Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç’un bulunduğu ve Erdoğan tarafından eli sıkılmayarak geçtiği görüldü.

*

 

Şimdi desem ki:
 

- Fatih Başkan, Atatürk havalimanında ne işin var?
 

- Sen bu şehrin çocuğu ve eski Büyükşehir Başkanı olarak 15 Temmuz kutlamasını burada kutlaman gerekmez miydi?
 

- Atatürk Havalimanına gidip Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın elini velev ki sıktın, amacın neydi?
 

- O tokalaşma sahnesini böbürlenerek kamuoyuna başka türlü mü, yansıtacaktın?
 

- Bırakın artık şu dalavere siyaset yapmayı…
 

- Bırakın artık Kahramanmaraş’ın geleceğini karartmayı…
 

- Hala elinizi siyasetin kirli çıkınlarından çekmediğiniz anlaşılıyor.
 

*
 

Bir hesabı olanlara diyorum ki:
 

Sizin bir hesabınız varsa Allah’ında bir hesabı olduğunu unutmayın.
 

Aynı “İl Başkanlığından alınan Ahmet Özdemir vakasında” olduğu gibi.
 

*
 

Ayrıca...
 

Bugünlerde kulağıma Büyükşehirdeki bazı dolapların çevrilmek üzere olduğu, Hayrettin Başkanı zor duruma düşürmek adına kamuoyunda “gelen gideni aratıyor” olgusunu yerleştirmek için el altından işlemler yapıldığı duyumlarını alıyorum.
 

Hayrettin Başkanın yalnızlığa itildiğini görüyorum.
 

*
 

Bakın, demedi demeyin…
 

Bakın, hangi mevkide olursanız olun…
 

Benim şehrimin geleceğini karartmak adına her kim bir yanlış adım atmaya kalkarsa buradan var gücümle haykırırım…
 

Ve gider Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan bizzat randevu alır, isimlerinizi tek tek söylerim.
 

*
 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylediği:
 

“Beyefendi böyle diyor… Cumhurbaşkanı böyle diyor…”
 

Söylemini…
 

Kimse kalkıp artık bu şehirde söylemesin.
 

Hatta ve hatta…
 

Kimse kalkıp, Cumhurbaşkanı ile resim çektirip, kendi kendine paye çıkartmaya kalkmasın.
 

Çünkü…
 

Bu halkı artık; “söylemlerle, resimlerle kandıramazsınız…”