Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, göreve geldiği günden itibaren eğitimde çözüm odaklı hareket ediyor.

Yoğunlaşacakları konuların; okul öncesi eğitime erişimi arttırmak, okulların imkân farklılıklarını azaltmak ve öğretmenlerin mesleki gelişimlerine sürekli destek vermek olduğunun altını çiziyor.

Hürriyet'ten Nuran Çakmakçı'nın haberine göre, aslında, uzun zamandan beri aileler ve öğrenciler, eğitimde sürekli değişiklik yapılmasından bıkmıştı.

Her yeni bakan ile eğitim sisteminde değişiklik yapılması artık sıradan bir hal almıştı.

Özellikle sınav sistemindeki değişiklikler herkesi yormuştu.

Dolayısıyla, yeni Milli Eğitim Bakanı’nın eğitimde reform ve köklü değişiklikler yerine, eğitimde kaliteyi sürekli arttırarak fırsat eşitliğini güçlendirmeye odaklanması oldukça sevindirici.

Gerçekten yıllardan beri eğitim sistemimizin en önemli sorunu da eğitimde fırsat eşitliği konusundaki sıkıntılar oldu.

Bir başka deyişle, okullar arası başarı farklarının bir türlü azaltılamaması hep konuşuldu.

Bu farkların özellikle bölgeler arasında çok daha fazla görünür olması dikkat çekti. Bu nedenle, bu farkları azaltmaya yönelik yapılacak iyileştirmeler, eğitim sisteminin çok daha kaliteli olmasını sağlayacak.

OKUL ÖNCESİNDE ORAN ARTACAK 
Bakan Özer’in vurguladığı konulardan ikisi özellikle çok önemli.

Birincisi, okul öncesi eğitimde okullaşma oranlarını yükseltmek.

Artık, gelişmiş ülkeler eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak için okul öncesi eğitimde okullaşma oranlarını yüzde 100’e çıkarmaya çalışıyorlar.

Bu ne demek? Bu, gelir seviyesi ne olursa olsun aynı yaş grubundaki tüm çocukların okul öncesi eğitime erişebilmesi demek.

, okul öncesi eğitime erişimdeki eşitsizlikler ortadan kalkacak ve çocuklar ilkokula başladıklarında hazır oluşlarında önemli bir fark olmayacak.

Aksi takdirde başlangıçtaki fark sürekli büyüyecek ve eğitimin ilerleyen kademelerinde okullar arası başarı farkları olarak önümüze çıkacak.

Bir diğer konu ise okullar arası imkân farklılıklarını azaltmak.

Şu anda en önemli sorun da bu.

Her kademeden tüm okullar aynı imkânlara, aynı altyapıya sahip değil. Bu nedenle bu farkları azaltmak için yapılacak yatırımlar eğitimin kalitesini yükselteceği gibi okulları da imkânları bakımından eşitleyecek demek.

MESLEKİ EĞİTİMDE 1000 OKUL PROJESİ 
Bakan Özer, ‘Mesleki eğitimde 1000 okul’ projesini tamamladıklarını dile getirdi.

Bu projeyle meslek liseleri arasında imkân bakımından en dezavantajlı olan 1000 okulu seçtiklerini belirten Özer şunları söyledi: “Bir yıl gibi kısa sürede bu projeyle 1000 okula 1 milyar TL’lik yatırım yaptık. Okullarımızı öncelikle bakımdan geçirdik.

Fiziki eksikliklerini giderdik. Diğer taraftan 1000 okula 1000 kütüphane, 1000 fizik-kimya-biyoloji laboratuvarı kurduk.

Bine yakın yeni atölye ve laboratuvarlar hazırladık, mevcutlarını güncelledik.

Öğrenci ve öğretmenlerimize ve okul yöneticilerimize kapsamlı eğitimler düzenledik.” Bakan Özer, bu deneyimi şimdi tüm okullara yaygınlaştırmak istediklerinin altını çiziyor.
Elbette, bu sorunun kısa vadede tamamen çözülmesi zor. Ancak, Milli Eğitim Bakanlığı’nın bunu odak noktası yapması çok önemli. Çocukların okullarında aynı imkânlara sahip olabilmeleri çok değerli. Öte yandan ‘Kütüphanesiz Okul Kalmayacak’ projesi de yapılabilirse önemli bir adım daha atılmış olacak. Bakanlık tüm okullarda bir taraftan mevcut kütüphaneleri zenginleştirmeye çalışırken diğer taraftan kütüphanesi olmayan okullara da yeni kütüphaneler kurmayı planlıyor.

Projenin tanıtımı Emine Erdoğan tarafından yapıldı. Hedef çok büyük. İki ayda bu proje tamamlanacak. Yani, 2021 yılının sonunda kütüphanesiz okul kalmayacak. Bu gerçekleşirse işte o zaman önemli bir reform yapılır.

İKİNCİ TATİL 24 OCAK’TA
Yarıyıl tatili, 24 Ocak 2022 Pazartesi başlayıp 4 Şubat 2022 Cuma tamamlanacak.- İkinci dönem, 7 Şubat 2022 Pazartesi başlayacak.- Yaz tatiline 17 Haziran 2022 Cuma günü karnelerin dağıtılmasıyla girilecek.- İkinci dönem ara tatili ise 11-15 Nisan tarihleri arasında olacak.